Yazar: Zafer Kalfa • Eklenme Tarihi: 08.10.2008 • Görüntüleme: 4.853

Özet:
Türkiye, terör konusunda da, ekonomide de son kozlarını oynamaktadır. Türkiye, yüz yıl sonra yeniden, tarihî bir dönemece girmiştir ve bu süreç daha öncekiler gibi sıradan yöntemlerle atlatılamaz.

Kelimeler:
aktütün, terör, türkiye, ekonomi, türkiye tarihî, tarih

Sonuç
Özetleyecek olursak: 
    Türkiye, teröristleri sadece dağda değil ama biraz da medyada aramalıdır. Medya, 21. yüzyılda, emperyalist devletlerin en büyük terör silahıdır. 
    Türkiye, dost ve düşman kavramlarını tekrar ele almalıdır. Aynı kültürü paylaştığımız halkları çeşitli yaftalarla küstürürken tarih boyunca hiçbir ortak yönümüzün olmadığı ülkeleri müttefik kabul etmek siyaset mantığına da aykırıdır. Artık, Avrupa’ya verdiğimiz önemin en azından yarısını Asya’ya vermeliyiz. Asya ülkelerinin kaderini paylaşıyoruz ama bu kaderi Avrupa’ya terk ediyoruz. Sadece terör konusunda değil ama aynı zamanda ekonomik alanlarda da Asya’nın tekliflerine sıcak bakmamız gerekiyor. 
    Terörün sadece silahla bitirilemeyeceği bir gerçek. Öte yandan bu konuda TSK’yı yeren ve ordunun siyasetten uzak kalmasını isteyenlerin TSK’nın sadece silahlı kısma baktığını da hatırlamaları gerek. Orduyu hem siyasetten uzaklaştırmak hem de ondan silahlı olmayan çözümler beklemek ne kadar mantıklı? Kaldı ki TSK’yı siyasetten hem uzak tutmak isteyen hem de ondan siyasi çözümler bekleme ikiyüzlülüğünü yapanlar AB anlaşmalarıyla terörün siyasi kanadına güç verdiklerinin farkında değil midirler? 
    Hepsi bir yana, PKK’ya para, silah, siyasi güç ve daha başka birçok hizmet sunan ABD’yi teröre karşı verilen mücadelede ortak kabul etmek kadar büyük bir gaflet olamaz. Aşikâr olan bir ortaklık varsa o da PKK-ABD ortaklığıdır. 
    Terörün farklı etkileri çok yakında ülkemizin başka bölgelerinde, başka şehirlerinde de görülecektir. ABD’nin Karadeniz’den ısrarla üs istemesi bize yaklaşmakta olan başka bir tehlikeyi göstermektedir. 
    Türkiye, terör konusunda da, ekonomide de son kozlarını oynamaktadır. Türkiye, yüz yıl sonra yeniden, tarihî bir dönemece girmiştir ve bu süreç daha öncekiler gibi sıradan yöntemlerle atlatılamaz. Yeni bir parti, yeni bir uyum paketi ve hatta yeni bir seçim bile bu pisliği temizlemekte yetersiz kalabilir. Yapılması gereken bizi biz yapan tarihsel değerlerin farkına varmaktır. Çok güçlü, dipten bir hamle gerekiyor. Yeniden…


Zafer Kalfa